
Bir gece… uykum kaçmış, kafamda bin tilki. “Hadi bi’ iki çeviririm, sonra yatarım” dedim. Açtım Slotter ’ı, önüme düştü Buffalo King. Adını görür görmez, “hadi be… şimdi manda falan mı izleyeceğiz” dedim içimden. Ama yok, bu oyun öyle National Geographic kafasında değil. Bu oyun, bildiğin vahşi Batı’nın içinde geçen efsane bir yolculuk.
İlk spin… biraz tedirginim. Manda möö yapar gibi çıkacak diye bekliyorum ama yok. Grafikler bir geldi, ekran resmen sinema perdesi gibi. Buffalo King, adı gibi kral yani. Ekranda bi’ manda bir havaya giriyor, sanki “bugün seni zengin edeceğim” diyor. O an dedim, tamam bu işin rengi belli.
Buffalo’nun Kafası Değil, Kazancı Büyük
Oyunun mekaniği hızlı. Sıkmaz. Sürekli dönüyor, hop bi’ kurt çıkıyor, hop bi’ kartal uçar gibi geçiyor. Ama esas kral tabii ki buffalo. Onu yakaladın mı, işte o zaman tadından yenmiyor. Hele çarpanlar denk geldikçe “aman yarabbim bu ne ya!” diye iç geçirdiğim anlar çok oldu.
Bir seferinde arka arkaya 3 wild geldi… Ne yalan söyleyeyim, elim ayağım boşaldı. Dedim “abi bu oyun bildiğin manyakmış.” Kazanmak bi’ yana, oyun eğlendiriyor ya. Hiçbir spin boş geçmiyor gibi hissettiriyor. Ve evet, kazandırıyor da. Azıcık sabırlıysan, Buffalo seni ödüllendiriyor.
Bu arada müziklere de ayrı parantez açalım. Vahşi Batı havası var ama sıkıcı değil. Arka planda sanki Clint Eastwood yürüyormuş gibi bir hava. İnsanın eline revolver alası geliyor. Ama bizde silah yok, parmak var… bastık mı çeviriyor.
Slotter Olmadan Buffalo Dağlarda Kalırdı
Oyun güzel de… bi de doğru yer lazım oynamak için. İşte orada devreye Slotter giriyor. Yani bak, başka sitede oynasam belki bu kadar keyif alamazdım. Arayüz sade, oyun hemen yüklüyor, hiçbir kasma yok. Üstelik kazançlar da anında hesaba. Bi’ de promosyonlar dönüyor, onu da kaçırma derim.
Slotter sayesinde oyunla bağ kuruyorsun. Hani bu “mandanın gözüne bakınca ne anlatmak istiyor” gibi bir bağ değil, bildiğin sıcaklık var. Site güven veriyor. Güzel oyna, ödülünü al. Bu kadar net.
Mobilde de şahane çalışıyor. Yolda, kafede, kuyrukta… aç, çevir, kapat. Kafanda ne dert varsa unutuyorsun. Buffalo King öyle bir kafa dağıtıyor ki, sanki seni alıp dağlara götürüyor. Özgürsün, vahşisin, ve biraz da zenginsin.
Her Oyunun Bir Ruhu Vardır, Buffalo’nun da Cesareti
Slot oyunu dediğin ne ki? Döner durur. Ama Buffalo King başka. Oyun seni çağırıyor. Evet kazanç önemli ama… his daha önemli. Bu oyunda bir şey var. Cesaret gibi… tutku gibi… hatta kader gibi. Bazen öyle bir an geliyor ki, hissediyorsun: “Bu spin, işte bu spin benim için.”
Her oynadığımda aynı şeyi söylüyorum: Bu oyunu yapmak için biri gerçek anlamda düşünmüş. Sadece kazan diye değil, hisset diye. Ve ben hissettim. Buffalo King, belki sadece bir oyun… ama bazen en güzel yolculuklar bir mandanın peşine takılarak başlar.
Ve belki de hayat, sadece cesaret edip çevirebildiğin spinden ibarettir.